GDO'lu Besinler GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) ya da GMO (Genetically Modified Organisms), genetik müdahale metotları ile genetik yapısına bitki, bakteri, virüs vb. herhangi bir başka canlıdan alınan gen ya da genlerin aktarılmasıyla elde edilen yeni organizmalara verilen isimdir. Tüm dünyada açlık sorununa çözüm bulmak maksadı ile geliştirildiği savunulmaktadır. Verimliliğin on katına kadar arttığı, daha az ilaca ihtiyaç duyduğu, tarıma uygun olmayan alanlarda da üretim olanağı sağladığı için açlık ve yoksulluğa çare olduğu iddia edilmektedir. GDO'lu Besinlerin Potansiyel Tehlikeleri Rusya'daki Ekolojik Tehlikelere Karşı Savunma Günleri'nde sunumu yapılan bir çalışma, GDO'lu besinlerin tüketimine bağlı gizli tehlikeleri bir kez daha ortaya koymuştur. Araştırmaya göre GDO'lu besinlerle beslenen insan ve hayvanlar birkaç nesil sonra tümüyle kısırlaşmaktadır. Antibiyotiğe dirençli gene sahip gıdayı tüketmiş bir hastanın antibiyotik tedavisine cevap verip vermeyeceği veya ne ölçüde cevap vereceği tam olarak bilinmemektedir. Daha güçlü ilaç veya daha fazla kimyasal ise daha fazla çevre kirliliği anlamına gelmektedir. Antibiyotik verilerek ince kemik, bol et vermesi sağlanan tavukları çocuklara yedirdiğimizde erken ergenlik, bedenin her bölgesinde bol kıllanma, zekâ geriliği, antibiyotik dayanımı, kemik gelişme geriliği, obezite problemleri ile karşılaşılıyorsa, GDO'lu ürünlerin kullanılması neticesinde iyi şeyler olmayacağı çok açıktır. GDO'lu Ürünlerin Ülkemizdeki Durumu Ülkemizde şu ana kadar üçü soya, 13'ü mısır olmak üzere toplam 16 GDO türünün ithaline izin verildi. Bu GDO çeşitleri hayvan yemi maksadı ile kullanılmaktadır. GDO'lu ürünlerle beslenen hayvanlardan elde edilen süt, yumurta, peynir, et gibi temel besinler ne yazık ki doğrudan sofralarımıza gelmektedir. Üstelik yediğimiz etin, içtiğimiz sütün, yumurtalarımızın etiketlerinde hayvanların GDO'lu yem ile beslenmiş olduğuna dair hiçbir uyarı da bulunmamaktadır. GDO'lu besin maddelerinden üretilecek olan kanola yağı, mısırözü yağı, mısır şurubu, mısır nişastası, soya lesitini gibi mamuller neredeyse satın aldığımız tüm paketli ürünlerin içeriğinde bulunabilmektedir. GDO'ların Küresel Kullanımı Günümüzde tüm dünyada Türkiye'nin yüzölçümüne yakın bir alanda GDO'lu ekim yapılıyor. Ekim alanlarının yüzde 99'u ABD, Kanada, Arjantin, Çin ve Brezilya'da bulunuyor. Dünyada yoğun şekilde kullanılan GDO'ların %99'u sadece iki özellik taşır:
Böylece tarlalarda fütursuzca zirai ilaç kullanılabilmektedir. GDO'lu Besinler Mısır, kanola, soya ve pamuk dünyada ticareti yapılan GDO'ların %99'unu oluşturmaktadır.
|
.jpg "Besin Zehirlenmesi Belirtileri ve Tedavisi")
.jpg "Kalsiyum İçeren Besinler Nelerdir?")
.jpg "D Vitamini İçeren Besinler?")
.jpg "C Vitamini İçeren Besinler Nelerdir?")
.jpg "B Vitamini Hangi Besinlerde Bulunur?")
.jpg "Besin Alerjisi Belirtileri ve Tedavisi")
.jpg "Demir İçeren Besinler Nelerdir?")
İlkser
12 Temmuz 2024 CumaGDO'lu besinlerle beslenen hayvanlardan elde edilen ürünleri tüketirken sağlığımız ne derece tehlike altında? Bu ürünlerin etiketlerinde herhangi bir uyarı bulunmaması biz tüketiciler için ne anlama geliyor?
Cevap yazAdmin
12 Temmuz 2024 CumaMerhaba İlkser,
GDO'lu besinlerle beslenen hayvanlardan elde edilen ürünlerin sağlık üzerindeki etkileri konusunda hâlâ tartışmalar sürüyor. Bazı araştırmalar, bu tür ürünlerin insanlar üzerinde doğrudan olumsuz etkiler yaratabileceğini öne sürerken, diğerleri bu iddiaları destekleyecek yeterli kanıt olmadığını belirtmektedir. Ancak, bu konuda kesin bir yargıya varmak için daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyaç var.
Etiketlerde herhangi bir uyarı bulunmaması, tüketicilerin bu ürünlerin GDO'lu besinlerden elde edildiğini bilmeden tüketmesine neden olabilir. Bu durum, özellikle GDO konusunda hassas olan ve bu tür ürünlerden kaçınmak isteyen tüketiciler için önemli bir sorun teşkil ediyor. Etiketleme konusundaki şeffaflık, tüketicilerin bilinçli tercih yapabilmesi açısından büyük önem taşıyor.
Sağlıklı günler dilerim.