{ "title": "Besin", "image": "https://www.besin.gen.tr/images/besin.jpg", "date": "19.01.2024 19:54:09", "author": "kemal adigüzel", "article": [ { "article": "Besin, insan vücudunun hayatını devam ettirebilmesi için gerekli olan organik veya inorganik bileşiklerin tümüne denilir. İnsanın büyümesi, gelişmesi, günlük aktivitelerini yapabilmesi, düşünmesi gibi kısacası enerji gerektiren her durumda besinlerden faydalanmak zorundayız. Besinler, hayvansal veya bitkisel besinler olarak sınıflandırılabilir. Hayvansal olanlar; Süt veya süt ürünleri, yumurta, çeşitli et ve et ürünleri gibi besinlerdir. Bitkisel olanlara ise buğday, pirinç, mısır, fasulye, mercimek, sebze ve meyveler örnek verilebilir. Bu besin maddeleri arasında bir üstünlük yoktur. Dengeli veya dengesiz beslenme vardır. Dengeli beslenme, insan sağlığını korumak, yaşam kalitesini geliştirmek için vücudun ihtiyaç duyduğu besin öğelerinin yeterli miktarda ve uygun zamanda alma işlemidir. Dengesiz beslenme ise aynı besinden çok fazla alınıp farklı besinin hiç alınmaması durumudur. Dengesiz beslenme daha zararlıdır. Çünkü aynı besinden sürekli ve fazla miktarda alındığında vücudumuzda yağa çevrilip depolanır ve ihtiyacımız olan bazı besin maddelerinden yoksun kalmış oluruz. Şimdi hangi besin öğelerinin olduğuna bakalım:

Karbonhidratlar: Karbon, hidrojen ve oksijen elementlerinden oluşan organik bileşiklerdir. İlk olarak bitkilerle fotosentez yoluyla açığa çıkarlar. Biz bunu doğadan büyük moleküller halinde alır ve vücudumuzda sindirilerek daha küçük parçalara ayrılır. Sonra da birinci derecede enerji kaynağı olarak hücrelerimizde tüketmeye başlarız. En çok ekmek, patates, makarna, pirinç ve tahıllarda bulunurlar. Yapıtaşları glikoz olup, depo hali glikojendir. Yağlar veya proteinlerle birleşip hücre zarının yapısını oluştururlar. Monosakkaritler (Glikoz, fruktoz, galaktoz), dissakaritler (Maltoz, laktoz, sakkaroz) ve polisakkaritler (Nişasta, glikojen, kitin, selüloz) olarak gruplara ayrılırlar.

Proteinler: Karbon, oksijen, hidrojen, sülfür, azot ve fosfor içerebilirler. Yapıtaşları aminoasitlerdir. Enerji vermek için üçüncü sırada kullanılırlar. Vücutta oluşan organik bileşiklerin çoğunun kaynağını oluşturur. Enzimler, hormonlar, antijenler, antikorlar, hücre yapıları, saç, tırnak, kas gibi hemen hemen vücudun her bölümünde bulunur. Et, süt ve yumurtada bol bulunur.

Yağlar: Karbon, hidrojen ve oksijen elementlerinden oluşurlar. Enerji vermek için ikinci sırada kullanılırlar ama kullanıldıklarında en yüksek enerjiyi veren bileşiklerdir. Diğer besin maddeleri yağlara dönüşüp depo edilebilir. Zeytinyağı, Ayçiçek yağı, margarin, sucuk, pastırma, fındık, fıstık, ayçekirdeği yağdan zengin besinlerdir.

Vitaminler: Vücudun düzenini sağlayan, kimyasal olaylarda rol alan organik bileşiklerdir. Yağda eriyen vitaminler (A, D, E, K) ve suda eriyen vitaminler (B ve C) olmak üzere sınıflandırılırlar. Yağda eriyenler depolanabilirken, suda eriyenler depolanmazlar ve günlük ihtiyaçlarımızı dışarıdan karşılamamız gerekiyor. Her bir vitamin eksikliğinde çeşitli hastalıklar oluşabilir. Örneğin A vitamini eksikliği gece körlüğü, C vitamini eksikliği diş eti kanaması yapar.

Mineraller: Canlıların dışarıdan alması gereken inorganik bileşiklerdir. Herhangi bir sindirime işlemine uğramadan direk kana geçerler. Kemik ve dişlerin oluşmasında, enzimlerin düzenli çalışmasında, kas kasılmasında görev yaparlar. En önemli mineralimiz sudur. Su vücudun en fazla ihtiyaç duyduğu besindir. Zaten insan vücudunun yaklaşık yüzde 60 sudan oluşur. Besinlerin sindirilmesinde, emilmesinde ve taşınmasında gibi çeşitli roller üstlenir.

" } ] }